Küçük Dilara’nın Hikayesi
Aralık 22, 2021Dilara evin büyük çocuğuydu kendisinden iki yaş küçük bir kardeşi vardı. Dilara ve kardeşi çok iyi anlaşıyorlardı. Kardeşine güzel davranan Dilara’nın ailesini üzen bir huyu vardı Yalan! Dilara yalanın ne demek olduğunu bilmeden, yalan söylemeye başlamıştı. Ailesi bir süre sonra bu durumu anladı fakat ona kızmadan bu huyundan vazgeçirmeye çalıştılar.
Günlerden bir gün Dilara kardeşi ile oyun oynamaya başlamış. Annesi ile babası mutfakta çay içiyorlarmış. İçeriden “Şangır” diye bir ses gelmiş. Anne ve baba koşarak kızlarının yanına gitmiş. Onların başına bir şey gelmesinden çok korkmuşlar ama kızları çok iyiymiş. Sadece masanın üstünde duran vazo kırılmış. Dilara annesi ve babası bir şey demeden vazoyu kardeşinin kırdığını söylemiş. Annesi ile babası kaza ile böyle şeylerin olabileceğini anlatmışlar. Aslında Dilara vazoyu kardeşinin kırmadığını kendisinin kırdığını çok iyi biliyormuş. Ertesi gün kahvaltı yaparken Dilara’nın süt içtiği bardak yere dökülmüş ve Dilara bardağı yine kardeşinin döktüğünü söylemiş. Fakat bu sefer annesi arkadan küçük kızının değil Dilara’nın elinin bardağa çarptığını görmüş. Anne kızına bunun olabileceğini anlatmış ve dökülen sütleri temizlemiş. Dilara ve kardeşim akşam olup uyuyunca anne ve baba kızlarının yalan söyleme huyundan nasıl vazgeçireceklerini konuşmaya başlamışlar. En güzel çözümün kızları ile konuşmak olduğunu düşünmüşler. Ertesi gün anne ve baba Dilara’yı yanlarına çağırmış ve konuşmaya başlamışlar. Anne “Canım kızım seninle bir şey konuşmak istiyoruz. Bir kaç zamandır bizlere olmayan şeylerin olduğunu, kardeşinin yapmadığı şeyleri yaptığını söylüyorsun. Biz bunların gerçeğini biliyoruz. Yalan söylemek Dünya da ki en kötü davranışlardan biridir. Vazoyu kırdığında bunun senin yaptığını söyleseydin de biz sana kızmayacaktık. Yada sütün döküldüğünde elinin çarptığını söyleseydin, yine kızmayacaktık. Ama doğruyu söylemeyip suçu kardeşine attığında bu sana kızmamız için bir neden olabilirdi.” demiş. Baba söze girmiş “Canım kızım sen kendi yaptığın hataları kardeşinin üstüne attığında biz ona kızsaydık, onun hiçbir şeyden haberi yokken ceza verseydik, üzülmeyecek miydin?” diye sormuş. Dilara “Üzülürdüm tabi babacığım. Sonuçta kardeşim suçsuz.” demiş. Anne “O zaman bundan sonra bize ve çevrendeki insanları asla yalan söyleme kızım. Yalan söylediğin sürece biz sana hiç inanmayız ve doğru söylediğin şeylerin bile yalan olduğunu düşünebiliriz. Bir gün gerçekten kardeşin sütü döktüğünde yada vazoyu kırdığında bunun senin yaptığını ve kardeşinin üstüne attığını düşünüp, sana kızabiliriz. İşte bu yüzden bizim ve kimsenin güvenini kırma olur mu?” demiş.
Dilara yaptıklarının yanlış olduğunu o an anlamış. Çünkü artık doğruda söylese annesi ve babası ona inanmaya bilirmiş. O andan itibaren bir daha asla yalan söylemeyeceğine söz vermiş. Anne, baba ve Dilara birbirlerine sarılmışlar ve mutlu yaşamaya devam etmişler.
Daha fazla hikaye okumak isterseniz Hikayeler kategorimizi inceleyebilirsiniz.